Diyarbakır’da konuşan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, gittikçe çözülen iktidar tablosu olduğunu belirterek, siyasetin Ankara’da değil, Diyarbakır-Bingöl ilçelerinde şekillendiğini söyledi.Davutoğlu, “Büyük bir siyasi dalga geliyor, tsunami geliyor” dedi. 12 Eylül askeri darbesi sırasında Diyarbakır Cezaevi’nde yaşanan insanlık dışı uygulamalar nedeniyle darbenin yıldönümünde Diyarbakır’a gelmek istediğini söyleyen Davutoğlu, “12 Eylül askeri darbesinin hep askeri yanı eleştirilir, kınanır ama siyasi çerçevesi bugün meşrulaştırılmıştır” diye konuştu.
Diyarbakır’da konuşan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, gittikçe çözülen iktidar tablosu olduğunu belirterek, siyasetin Ankara’da değil, Diyarbakır-Bingöl ilçelerinde şekillendiğini söyledi. Diyarbakır’da konuşan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, gittikçe çözülen iktidar tablosu olduğunu belirterek, siyasetin Ankara’da değil, Diyarbakır-Bingöl ilçelerinde şekillendiğini söyledi. “90’lı yılların aktörleri ve korkuları geri geldi, Türkiye gittikçe otoriterleşti”
Türkiye’de kaşınmak istenen üç önemli fay hattı olduğunu belirten Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunlardan birisi etnik fay hattı yani Türk-Kürt alanı, biri Sünni-Alevi, birisi de laik-dindar gerilim hattıdır. Biz bunlardan arınmak için siyaset yaptık. Yeni bir anayasa, insan haklarına ve onuruna dayalı bir anlayış, vatandaşların anadillerini, kültürlerini, siyasi ve felsefi bir anayasa diyerek siyaset yapmıştık. Son yıllarda AK Parti’den ayrılmama sebep olan gelişmeler ile birlikte Türkiye gittikçe otoriterleşti. 90’lı yılların aktörleri ve korkuları geri geldi. Yolsuzluklar her yere sirayet etti, akraba ve yakın kayırmacılığı, kibir, lüks, şatafat bütün hatalar, eksiklikler, halktan kopuş bütün bunlar tekrar hortladı. Bütün baskılara rağmen ciddi mesafeler aldık. Türkiye’de başbakanlık yapmış bir lider olarak konuşmalarımız ve temaslarımıza medyada yer verilmiyor. Çünkü, Türkiye’de sansür var. Bu dönemler geçecek, onlar bizi ne kadar görmezlerse biz hep halkın yanında olacağız.”
“12 Eylül darbesinin siyasi ruhu meşrulaştırıldı”
Kendi neslinin 12 Eylül rejimine karşı çıktığını ve o neslin bugün iktidarda ve siyasette olduğunu savunan Davutoğlu, “Benim ilk kullandığım oy 12 Eylül referandumuna yönelikti ve oyumu açık olarak ‘hayır’ kullandım. 12 Eylül Anayasası yeni yüzyıla değil, geri bir yüzyıla götüren bir anayasaydı. Hep değiştirmek için mücadele ettik. 12 Eylül zihniyetini 90’lı yıllarda da gördük. Siyasete girdiğimizde, 12 Eylül Anayasası’nın oluşturduğu siyasi çerçeveye isyan ederek girdik. Öylesine şartlar oluşturuldu ki hep askeri yanı eleştirilen 12 Eylül oluşturduğu siyasi çerçevesi meşrulaştırıldı. Hukuk denetiminden uzak, tek taraflı denetimler, hesap vermezlik 12 Eylül çerçevesinin oturduğu zeminlerdir. Herkes 12 Eylül için bir şeyler söylüyor ama sadece askeri darbe ruhuna değil, özüne muhalefet etmek gerekir” diye konuştu.
“Statükoyu bugünkü iktidar getirdi, 90’lı yılların aktörlerini yanlarına aldılar”
İktidara yönelik eleştirilerini sürdüren Davutoğlu, şunları söyledi:
“Türkiye’yi mevcut sistem ile Soğuk Savaş kültürüne mahkûm ettiler, iki kutuplu bir siyaset, cumhurbaşkanlığı denilen ucube sistem böyle bir siyaset getirdi. Şimdi gittikçe çözülen iktidar tablosu var. Siyaset Ankara’da değil, Diyarbakır, Bingöl ilçelerinde şekilleniyor. Büyük bir siyasi dalga geliyor, dinamik dalga, siyasette büyük bir dalga ve tsunami geliyor. Cumhurbaşkanı ve iktidar olmak için çalışıyoruz. Anketlerle çarpışa çarpışa, savaşa savaşa geliyoruz. Şimdi kendisi medya manşetlerinin arkasına saklandı. Biz medya sansürü ve anketleri kıra kıra geleceğiz. Cumhurbaşkanlığı dahil her konuda iktidara oynuyoruz. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, bir konuşmasında, statüko ile mücadele edeceklerini söylüyor, statükoyu bugünkü iktidar getirdi. 90’lı yılların aktörlerini yanlarına aldılar. Biz ona karşı mücadele etmek için bu partiyi kurduk ve kararlılıkla mücadele edeceğiz. Bölgede gezerken vatandaşlarımızın bizden demokrasi ve özgürlük talepleri var. Kürt vatandaşlarımızın Kürtçe üzerindeki kısıtlamaların, eğitim ve öğretimde Kürtçe’nin kullanılması en önemli talepleri arasında yer alıyor. Anadillerin eğitim ve öğretimde kullanılmasını ilk kez programına yazan partiyiz. Kayyum yönetimi ile ilgili şikayetler var.”
“Kürtçe’ye yabancı dil muamelesi yapılamaz”
Davutoğlu, iktidara gelmeleri halinde Kürt meselesinde atacakları ilk adımın ne olacağı sorusuna şu karşılığı verdi:
“Ben çözümü üç ayaklı düşünüyorum. Kürt vatandaşlarımızın sorunları var, bunları çözmemiz icap eder. Birincisi Türkiye’nin bütününde demokrasiyi icra etmek, basın özgürlüğü, düşünce özgürlüğü, akademik özgürlük, bağımsız yargı, bunlar olmaz ise Kürtler’in sorunlarını çözemezsiniz. Tam ve kapsamlı bir demokrasi. İkincisi Kürtçe üzerindeki kısıtlamanın kaldırılması, sözde değil, gerçekte eğitim ve öğretimde kullanılması. Kürtçe’ye yabancı dil muamelesi yapılamaz. Bütün anadiller bizimdir ve mukaddestir. Kayyum ve bölgedeki siyasetin ve yerel yönetimin üzerindeki KCK hâkimiyetine son vereceğiz.”
KAYNAK: https://medyascope.tv/2021/09/12/gelecek-partisi-genel-baskani-ahmet-davutoglu-diyarbakirda-konustu-siyasette-buyuk-bir-dalga-tsunami-geliyor/