MEMURLAR ORANSAL DEĞİL, SEYYANEN ZAM BEKLİYOR
2022-2023 yıllarını kapsayan ve yaklaşık 4 milyon memur ve 2 milyondan fazla memur emeklisini ilgilendiren, kamu görevlilerinin geneline ve hizmet kollarına yönelik mali ve sosyal haklara ilişkin 6. toplu sözleşme, Memur-Sen liderliği ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasında 23.08.2021 tarihinde imzalanarak 25.08.2021 tarihli 31579 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmıştır.
6. toplu sözleşmeyi Memur-Sen "Bütçeden hakkımızı, refahtan payımızı aldık" şeklinde duyurmuş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ise, "Türkiye tarihinde en yüksek oranları içeren sözleşme" olarak açıklamıştır. Bu sözleşme ile kamu görevlilerinin maaş ve ücretlerine 2022 yılı için %5+%7 (+enflasyon farkı), 2023 yılı için ise %8+%6 (+enflasyon farkı) zam yapılmış olmaktaydı.
Maalesef ki özellikle 2021’in ikinci yarısında hepimizin canını acıtacak derecede yüksek rakamlara ulaşan enflasyon sonrası, memurlarımıza 23.08.2021’de belirlenen zamlar önemini yitirmiştir. Ayrıca sahadan gelen veriler ve alternatif enflasyon hesapları, TÜİK tarafından ilan edilen rakamların (Tüfe %21.31, Üfe %54.62) bir kez daha vatandaş nezdinde gerçeği yansıtmadığı düşüncesini uyandırmıştır.
Diğer yandan Asgari Ücret Tespit Komisyonunca 16 Aralık'ta gerçekleştirilen toplantıda, 2021 yılı için Asgari Geçim İndirimi dahil 2.825,90 TL tutarında olan asgari ücretin, 2022 yılı için gelir ve damga vergisi hesaplamasının kaldırılması ile %50,5 düzeyinde artışla, Asgari Geçim İndirimi dahil 4.253,40 TL olarak belirlenmesi hususunda mutabakat sağlanmıştır. Asgari ücrete yapılan %50,5 zamma karşılık gıda enflasyonu yıllık oranı ise %54,96’lara ulaşmıştır. (Türk-iş verisi) Enflasyon oranındaki bu artışla birlikte yapılan zam, asgari ücretlinin eline geçmeden erimekte, alım gücü düşen vatandaş mağdur edilmektedir.
Hükümetin memur maaşlarına ilişkin açıklamaları ise son derece kafa karıştırıcıdır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, "Kamu çalışanlarının toplu sözleşme ile belirlenen artış oranında zam verileceğini (2022/ilk altı ay için %5 + enflasyon farkı), bunun da sosyal transfer olarak gerçekleştirileceğini beyan etmiştir. Ulaştırma Bakanı, memurlarımıza hakkaniyetli ölçüde artış yapılacağını, Hazine ve Maliye Bakanı memurlarımıza vergi indirimi ile gerekenin yapıldığını ve memurlarımızın teşekkür ettiğini (kamu çalışanlarının, bazı sendika temsilcilerince vergi kesintisinin kaldırılmasına teşekkür ettikleri beyan edilmiştir). Cumhurbaşkanı ise toplu sözleşme artışına ve enflasyon farkına ilave olarak aylık ortalama 300 TL ücret artışı yapılacağını beyan etmiştir. Görülmektedir ki Cumhurbaşkanı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Hazine ve Maliye Bakanı ve Ulaştırma Bakanı'nca farklı farklı açıklamalar yapılmıştır. Bu durum kamuoyu nezdinde kafa karışıklığına neden olmakla birlikte bir kez daha hükümete karşı güvensizlik uyandırmıştır.
Asgari ücrete verilen artışı nazara alarak, kamu çalışanlarının ve emeklilerin eriyen alım gücünün bir nebze telafisi için, Memur ve memur emeklilerimize 2022 yılında yapılacak artışın oranlarının yeniden ele alınması, bunun yanında özellikle düşük ücretle çalışanların ve emeklilerin korunması için ilave olarak maaşlara seyyanen zam yapılması bir zorunluluk haline gelmiştir.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Politikaları İzleme Kurulu Başkanlığı
Hazine ve Maliye Politikaları İzleme Kurulu Başkanlığı