Türk milleti olarak, bizi diğer milletlerden ayıran en büyük özelliğimiz; savaş gibi, doğal afet gibi olağanüstü şartlarda göstermiş olduğumuz birlik, beraberlik ve dayanışma örneğidir.
Hal böyle iken, Elazığ’da 24 Ocak’ta meydana gelen ve 41 vatandaşımızın yaşamını yitirdiği 6,8 büyüklüğündeki depremin ardından telafisi mümkün olmayan hak kayıplarına uğrayan ve mağduriyetlerinin giderilmesi için #SahipsizElazığ hashtag’i ile Twitter’da kampanya başlatan vatandaşlarımıza, sorunları çözmekle sorumlu olması gereken bir milletvekili (AKP Elazığ Milletvekili Zülfü Demirbağ) “Gitsinler kan tahlili yaptırsınlar”, “’İhanet 19 virüsü var onların kanlarında” diyerek hakaret etmiştir.
Yine daha önce milletvekilliği de yapmış olan CHP’li Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın koronavirüsten vefat eden vatandaşlarımızla ilgili söylediği ve kan donduran ‘Bir ayağı çukurda olan insanlardı’ ifadeleri kabul edilemez.
Sayın milletvekili ve belediye başkanı, başta hedef aldıkları vatandaşlarımız olmak üzere tüm milletimizden özür dilemelidir. Bu ifadeleri kullananlarla ilgili olarak, Ak Parti ve CHP Genel Başkanı da gereğini yapmalıdır. Hiç kimse vatandaşına bu şekilde hakaret edemez.